Yazar: Özge Özdemir Pozisyon: BBC Türkçe Twitter: @ozgeozdemir Yer: Londra Tarih: 15 Kasım 2024 Güncelleme: 12 dakika önce MUBI’de yayımlanan Emilia Pérez filmi, cinsiyetini kadın olarak değiştiren bir mafya liderinin hikayesini konu alıyor. Bu film, kadına yönelik şiddet ve kadınların yaşamlarının farklı aşamalarında karşılaştıkları zorlukları ele alıyor. Kadınların iş yerindeki ayrımcılığı, bedenleri üzerindeki baskılar, cinsel taciz ve tecavüz gibi konulara ve sistematik şiddete dair temalara değiniyor. Fransız yönetmen Jacques Audiard’ın yönettiği filmde, başrolü Selena Gomez, Zoe Saldaña, Karla Sofía Gascón ve Adriana Paz paylaşıyor. Bu film, 2024 Cannes Film Festivali’nde en iyi kadın oyuncu ödülünü aldı. Emilia Pérez, Fransa’nın yabancı dilde en iyi Oscar adayı olarak gösteriliyor; ancak en iyi film kategorisinde de ciddi bir şansa sahip olduğu ifade ediliyor.
MUBİ’nin film gösterim yasağı nedeniyle festivalin iptal edilmesi üzerine yaşanan tepkilere dair gelişmeler de gündeme geldi. Öte yandan, BluTV 2025’te HBO Max’e dönüş yapacak. Tiyatro dünyasında ise, vefat eden usta oyuncu Ayten Gökçer hakkında duygusal anılar paylaşıldı.
BBC Türkçe, Los Angeles’taki stüdyoya bağlanarak dört kadın oyuncuyla bir röportaj gerçekleştirdi. Meksikalı oyuncu Adriana Paz, Emilia Pérez’in yalnızca Meksika’daki kadınların değil, tüm dünyadaki kadınların acılarına aynalık yaptığını belirtti. Filmde, Meksikalı mafya lideri Manitas Del Monte cinsiyet değiştirerek Emilia Pérez adını alıyor. Del Monte, kadın kimliğini herkesten saklarken, yakınlarına ve tüm Meksika’ya öldüğünü ilan ediyor. Bu süreçte, Del Monte’nin avukatı Rita Moro Castro kritik bir rol üstleniyor; sadece o, Manitas’ın Emilia Pérez olduğunu biliyor.
Filmde, cinsiyet değiştiren monte’nin eşi Jessi karakterine ünlü oyuncu ve şarkıcı Selena Gomez hayat veriyor. Jessi, evlendiği Manitas Del Monte’nin ölüm haberini aldığında büyük bir sarsıntı geçiriyor. Çocuklarıyla kendini güvende hissetmek amacıyla İsviçre’ye gidiyor ve burada yeni bir hayat kurmaya çabalıyor. Ancak Jessi, iradesi dışında ülkeden ülkeye sürüklenirken, Meksika’ya döndüğünde aşık olduğu başka bir adamın peşinden gidiyor. Selena Gomez, karakteri Jessi’nin aşkı ve kaybı arasında kendini bulmaya çalıştığına vurgu yaparak, “Jessi, kapana kısılmış bir karakter; ben de daha özgür olmak isterdim” diyor.
Çocuk yaşta Disney projeleriyle tanınan Selena Gomez, kariyeri boyunca hem özel yaşamı hem de sağlık sorunlarıyla sıkça gündemde yer aldı.
Zoe Saldaña’nın canlandırdığı avukat karakter Rita Moro Castro, filmde bir kadın cinayetiyle başlıyor. Rita, kadının kocasının öldürdüğünden haberdar olmasına rağmen, durumu intihar gibi göstererek kocasını aklamaya çalışıyor. Fakat içten içe isyan içinde. “Şerefsiz bir adam, karısını öldürdü; biz buna intihar diyoruz” repliği, filmin başlangıcında dikkat çekiyor. Rita, iş yaşamının zorlukları içinde boğulmuş, erkek patronlarına kendini ispat etmek için çırpınan bir avukat. Saldaña, kendisi ve çevresindeki kadınların bu durumdan nasıl etkilendiğini dile getiriyor ve “Kadınlar, kendilerini ispatlamak için iki kat daha fazla çalışmak zorunda kalıyor” diye ekliyor.
Karla Sofía Gascón, filmdeki en dikkat çeken isimlerden bir diğeri. Hem Manitas Del Monte’yi hem de Emilia Pérez’i canlandıran Gascón, Oscar yarışında en iyi kadın oyuncu adayı olabileceği konuşulan isimler arasında yer alıyor. 52 yaşındaki Gascón, cinsiyet geçişine 46 yaşında karar verdiğini ve ailesinin bu kararı desteklemesinin kendisini çok şanslı hissettirdiğini ifade etti.
Gascón, film dünyasının LGBTQI+ topluluğunu daha çok desteklemesi gerektiğini düşündüğünü ve trans bireylerin alay ve nefret unsuru olarak görülmemesi gerektiğini belirtti. Trans bireylerin daha rahat bir yaşam sürebilmesi için, “Eğer güçlü, zengin veya iktidara sahip biriyseniz herkes size saygı duyar. İnsanların diğerlerini dışlama eğilimi var, bu da genellikle ten renginden ya da cinsel kimlikten kaynaklanıyor. İnsanlığa dair algımızın değişmesi gerekiyor” dedi. Gascón, Emilia Pérez filminin ve karakterinin, cinsiyetini değiştirmek isteyenler ya da farklı deneyimlere sahip bireylere daha fazla empati geliştirmemize yardımcı olacağını vurguladı.
Filmde güçlü müzikal performanslar ve dans sahneleri dikkat çekiyor. Eski bir dansçı olan Zoe Saldaña, film sürecinde koreografi çalışmak durumunda olmasını memnuniyetle karşılıyor. Saldaña, “Bedeni değiştirmek ruhu değiştirir; ruhu değiştirmek toplumu, toplumun değişmesi her şeyi değiştirir” cümlesiyle sahnelerinden birini aktarıyor. Yapılan bu sanatın, kendisinin ve ailesinin yaşamasını istediği dünya ile örtüşmesi gerektiğini ifade ederek, “Bunu yapmaya çalışmak benim görevim” diyor.