Adana, uzun yıllardır devam eden kuraklıkla baş etmeye çalışıyor. 2024 yılı, Türkiye’nin en sıcak yılı olarak tarihe geçerken, bu durum özellikle tarım sektörü için büyük tehditler doğuruyor. Çukurova, ülkemizin en verimli tarım alanlarından birini barındırmasına rağmen son dönemlerde yağan yağmur miktarının azalması, kuraklık ve yüksek sıcaklıklar, bölgedeki su kaynaklarının tükenmesine yol açtı.
SU SEVİYESİ 2 KİLOMETRE ÇEKİLDİ/Seyhan Barajı’nda su seviyesi kıyıdan 2 kilometre geriledi. Adana Su ve Kanalizasyon İdaresi tarafından açıklanan verilere dayanarak, barajdaki su seviyesinin yüzde 65,31’e düştüğü ve su miktarının 1 milyar 440 milyon metreküpe kadar azaldığı bildirildi. Bu durum, bölgedeki su temininin sağlanması ve tarımsal sulama açısından kaygılara neden oluyor.
Çukurova Üniversitesi Çevre Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mesut Başıbüyük, Adana’daki iklim değişikliklerine dikkat çekerek, “Bölgemizde ciddi bir kuraklık riski gözleniyor. 2023 ve 2024 yıllarında meydana gelen aşırı sıcaklıklar ve düşen yağışlar, tarımda büyük kayıplara sebep olabilir. Herkesin yeni meteorolojik olgulara uyum sağlaması gerekiyor” şeklinde açıklama yaptı.
Prof. Dr. Başıbüyük, deniz suyu sıcaklıklarındaki artışın iklim değişikliğinin bir sonucu olarak meteorolojik felaketleri tetiklediğini ve bunun kuraklıkla birlikte önemli sorunlar doğurabileceğini vurguladı. Ayrıca, kuraklık sebebiyle Türkiye’de can kaybı riski olmadığını ancak Kuzey Afrika gibi bölgelerde önemli insan kayıplarının yaşandığını ifade etti. “Kuraklık, iklim değişikliğinin en ciddi sonuçlarından birisidir. Özellikle deniz suyu sıcaklıklarındaki yükseliş, kasırgalar ve seller gibi afetleri ortaya çıkarıyor. Örneğin, Amerika’daki kasırgalar ve İspanya’daki seller, bu tür etkilerin açık örnekleridir” dedi.
ÇİFTÇİLERE ERKEN UYARILAR YAPILDI/Öte yandan, çiftçilere Seyhan Sol Sahil Sulama Birliği tarafından Ağustos ayında güzlük ekim yapmamaları konusunda uyarılar yapıldı. Bölgedeki çiftçiler, su kaynaklarının azalması sebebiyle zor bir dönemden geçiyorlar. Prof. Dr. Başıbüyük, Türkiye’nin bu yeni meteorolojik koşullara uyum sağlaması gerektiğini belirterek, “Artan deniz suyu sıcaklıkları ve iklim değişikliği, hem tarım hem de günlük hayatı olumsuz etkileyecek. Türkiye’nin bu değişimlere uyum sağlaması için yeni politikalar oluşturması gerekiyor” şeklinde konuştu.