Başlık: Solmaz’dan Ev İçi Şiddete Karşı Mücadele
Türkiye’nin entegre lojistik alanında öncü firması Solmaz, İş Dünyası Ev İçi Şiddete Karşı (Business Against Domestic Violence – BADV) Projesi çerçevesinde 25 Kasım haftasında eğitim programına başladı. Solmaz Yönetim Direktörü Billur Barlın, iş dünyasının ev içi şiddet konusundaki sorumluluklarını bir tercih değil, toplumsal bir zorunluluk olarak görmesi gerektiğinin altını çizdi. Şirket olarak 2023 yılı itibarıyla Ev İçi Şiddete Karşı Şirketler Ağı (BADV) Projesi’ne katıldıklarını belirtti.
Eğitim süreci, Sabancı Üniversitesi Kurumsal Yönetim Forumu’nun yönettiği BADV Projesi’nin paydaşları arasında Sabancı Vakfı, UNFPA Türkiye ve TÜSİAD’ın yer aldığını hatırlatarak Barlın şunları ifade etti: “Ana hedefimiz, ev içinde meydana gelebilecek şiddet vakalarına iş dünyası ve özel sektör olarak nasıl müdahale edebileceğimiz, bu tür durumlarla karşılaşan çalışanlarımıza neler sunabileceğimiz ve farkındalığı nasıl artırabileceğimiz üzerine yanıtlar bulmak. Her yıl 10-15 şirket bu projeye katılıyor, eğitim alıyor ve ardından ev içi şiddetle mücadele politikaları geliştiriyorlar. Biz de kendi politikalarımızı hazırladık ve bu hafta planladığımız eğitimlerle, şiddete maruz kalan çalışanlarımızın bilgilendirilmesini sağlamak amacıyla çalışmalar yürütüyoruz. Böylece, zorbaların karşısında ne yapmaları gerektiğini öğrenebilecekler. Ayrıca, Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu (TKDF) ile yaptığımız protokol sayesinde bir ihbar hattı devreye girecek. Bir çalışanımız “Ben şiddete uğradım” dediğinde, TKDF’den psikolojik veya hukuki yardım alabilecek.”
BADV Projesi kapsamında 25 Kasım’da yapılan eğitimin, şirketin Denetim ve Danışmanlık Direktörü Jale Arslan tarafından verildiğini kaydeden Barlın, “Tüm lokasyonlardaki çalışanlarımız bu eğitimi çevrimiçi ya da yüz yüze alacaklar. Aralık ayının ikinci haftası, TKDF Başkanı Canan Güllü’nün katılımı ile bir eğitim planlıyoruz” diye ekledi. Barlın, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu tarafından, kadınların aile içi, kamusal alanlarda ve iş yerlerinde maruz kaldığı şiddete dikkat çekmek üzere 25 Kasım’ın ‘Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü’ olarak ilan edildiğini belirterek, eğitimlerin de bu günde başladığını dile getirdi.
Barlı’nın projeye katılım sebeplerini ise şöyle açıkladı: “2022 yılında TÜSİAD’de Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Çalışma Grubu Başkanı olduktan sonra, özel sektörün bu alanda hem iç mekanizmaları hem de sivil toplum ile gerçekleştireceği iş birliklerinin öneminin farkına vardım. Şirket içinde bazı çalışmalar yürüterek Etik Risk ve Denetim, İnsan ve Kültür, Sürdürülebilirlik Komiteleri kurduk. İnsan ve Kültür Komitesi bünyesinde ‘Çalışan Mutluluğu’ ve ‘Toplumsal Eşitlik’ gibi alt komiteler oluşturduk. TÜSİAD’daki BADV projesini takip ederken, 2023’te biz de şirket olarak projeye katılmak istedik. Solmaz olarak BADV Projesi’ne dâhil olmaktan büyük mutluluk duyuyoruz.”
Barlın, günümüzde her üç kadından birinin şiddete uğradığını ama durumunun farkında olmadığını vurgulayarak, “Beyaz yakalı ve daha üst düzeydeki kadınlar da psikolojik, ekonomik ve fiziksel şiddete maruz kalıyorlar. Kadınlar, birçok durumda haklarından habersiz bir şekilde mahrum kalıyor. Bu durum hem Türkiye’de hem de dünya genelinde geçerlidir. Bu nedenle, çalıştığımız sektörde sosyal bir sorumluluk üstlenerek, bu olayı kendi meselemiz haline getirip farkındalık oluşturmak istedik. Eğitimlerle, şiddete maruz kalan bireylerin ne gibi yollarla destek alabileceklerini öğrenmelerini sağlıyoruz” dedi.
Barlın, iş dünyasının güçlü yönetim ve organizasyon mekanizmalarını harekete geçirmenin, şiddete karşı duruş sergilemenin kritik olduğunu vurgulayarak, “TÜSİAD olarak 2015 yılından bu yana ‘İş Dünyası Ev İçi Şiddete Karşı’ projesine destek veriyoruz ve her yıl yeni şirketlerin katılımını sağlıyoruz. Proje sonucunda kurulan Ev İçi Şiddete Karşı Şirketler Ağı, iş dünyasının bu konuda etkinliğini artırıyor” şeklinde konuştu. Son olarak Barlın, tüm iş dünyası liderlerine çağrıda bulunarak, “Bu projede yalnızca destekçi değil, aynı zamanda değişim elçisi olarak yer almaya davet ediyoruz. Toplumsal dönüşümden bahsediyorsak, bu mücadelede hep birlikte hareket etmeliyiz” dedi.
