İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Almanya İçişleri Bakanı Nancy Faeser ile görüşme gerçekleştirdi.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun, Almanya İçişleri Bakanı Nancy Faeser ile düzenlediği ortak basın toplantısına Pençe Kılıç Harekatı ile ilgili sözler damga vurdu.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Almanya İçişleri ve Yurt Bakanı Nancy Faeser ile görüştü. İki mevkidaş daha sonra ortak basın toplantısı düzenledi. Toplantıya Türkiye’nin terör örgütü YPG/PKK’ya yönelik gerçekleştirdiği Pençe Kılıç Harekatı damga vurdu.
Basın toplantısında Nancy Faeser, “Terörle mücadele konusunda Türkiye’nin çabalarını büyük bir anlayışla karşılıyoruz. İçinde bulunduğu durumdan dolayı. Fakat şunu da söylemek gerekiyor ki bütün bu hususlarda, alınan önlemlerin atılan adımların orantılı olmasını göz önünde bulundurmak gerekir ve sivillerin korunması gerekir. Özellikle şiddetin tırmandırılmaması konusunda da hassas davranılması gerektiğini düşünüyoruz.” ifadelerini kullandı.
BAKAN SOYLU: POLONYA’YA İKİ BOMBA DÜŞTÜ DİYE NATO AYAĞA KALKTI
Basın mensuplarının “Suriye’nin Kuzeyi ve Irak’a yapılan operasyonlar çok farklı değerlendiriliyor. Bu bakışı nasıl değerlendiriyorsunuz?” sorusuna Bakan Soylu şu yanıtı verdi:
“Terör örgütlerine yönelik operasyonların tek bir değerlendirmesi olur: Terörü ortadan kaldırmak. Devletler ve milletler meşru, terör örgütleri gayrimeşrudur. Devletlerin tek bir sorumluluğu vardır; kamu düzenini sağlamak. Kendi birliğine, kamu düzenine karşı terör örgütlerinin organizasyonları ve saldırıları ayrıştırılamaz. Bugün şu anda bir çocuğumuzla genç bir öğretmenimiz defnediliyor. İstiklal Caddesi’nde masum insanlar öldürüldü. O insanlara hiçbir orantı uygulanmadı. Polonya’ya 2 bomba düştü diye NATO ayağa kalktı. İnsanlar coğrafyalarına, dinlerine, yaşadıkları bölgelere göre ayrıştırılamazlar. İnsan hakları dünyanın her yerinde insanlara aittir. Almanya’ya ya da dünyanın herhangi bir yerine bir terör saldırısı olduğunda ne düşünüyorsak etrafımızdaki coğrafyadaki terör örgütlerine karşı da aynı şekilde düşünülmesini istiyoruz. Etrafımızda bir terör devleti kurmak istediler. Ve bizim buna müsaade etmemiz mümkün değildir. Sınırlarımızı, milletimizi korumak bizim borcumuz ve ödevimizdir. Bu her ülkenin meşru hakkıdır.”