Başlık: Humus’a Yönelik HTŞ’nin İlerlemesi ve Son Gelişmeler
Suriye’de, Halep’in ardından Hama’yi de kontrol altına alan Heyet Tahrir eş-Şam (HTŞ) liderliğindeki İslamcı gruplar, güneydeki Humus kentine doğru yöneliyor. Suriye İnsan Hakları Gözlemevi (SOHR), muhaliflerin Humus’a yaklaşık 5 kilometre kadar yaklaştığını ve saldırı pozisyonuna girdiğini bildirdi. Ülkenin üçüncü büyük kenti olan Humus ile başkent Şam arasındaki mesafe yaklaşık 160 kilometre. 27 Kasım’da başlatılan operasyon kapsamında muhalifler, 6 Aralık itibarıyla yaklaşık 150 kilometre mesafe kat etti. Humus’un düşmesi, Esad yönetimine destek veren doğu bölgeleri ile başkent Şam arasındaki bağlantının kopması anlamına geliyor.
HTŞ lideri Ebu Muhammed Colani, hedeflerinin Esad yönetimini devirmek ve yeni bir hükümet kurmak olduğunu ifade etti. CNN’e verdiği mülakatta, muhalif güçlerin bu amaca ulaşmak için mevcut her türlü aracı kullanma hakkına sahip olduğuna dikkat çekti. Colani, İran ve Rusya’nın desteğiyle Esad rejiminin ayakta tutulmaya çalışıldığını ancak bu rejimin artık sona erdiğini savundu.
2011’de iç savaşın başlamasıyla, Humus, Beşar Esad karşıtı büyük gösterilere ev sahipliği yapmış ve muhalifler tarafından “devrimin başkenti” olarak adlandırılmıştı. HTŞ, Türkiye tarafından “terör örgütleri listesi” içinde yer alıyor. Birleşmiş Milletler (BM), yenilenen iç savaşta yaklaşık 300 bin kişinin evlerini terk ettiğini aktardı.
Suriye lideri Esad, muhaliflerin ilerleyişine dair yaptığı son açıklamalarda, bu grupları “teröristler” olarak nitelendirerek onları durduracaklarını belirtti. Esad, HTŞ’nin ilerlemesinin sorumlusunu ABD ve Batı ülkeleri olarak gösteriyor. LSE Üniversitesi’nden uluslararası ilişkiler profesörü Fawaz Gerges ise, Humus’un düşmesinin Esad rejiminin sonunu getirebileceğini vurguladı. Gerges, Humus’un Esad yönetiminin “merkezi sinir sistemi” olduğunu belirterek, şehrin kaybının başkent Şam’ı daha kolay bir hedef haline getireceğini ifade etti. Ayrıca, muhaliflerin Humus’ta durdurulamaması durumunda Esad yönetiminin birkaç hafta veya ay içinde çökeceğini öngördü.
Hama’da da önemli gelişmeler yaşandı. 27 Kasım’da HTŞ’nin saldırıları sonucunda 5 Aralık’ta Hama düşmüş durumda. Suriye ordusu, çatışmaların yoğunlaştığı bu süreçte, “askerlerimiz ve terörist gruplar arasında çatışmalar sürerken, bu grupların birkaç akstan şehre girdiğini” belirtti. Suriye ordusu, Hama’nın askerlerinin başka bölgelere atandığını ve böylece Hama’nın iç savaşın başladığı 2011 yılından bu yana ilk kez kaybedildiğini açıkladı. Hava karardığında muhalifler, şehir merkezinde kutlama yaptı ve Hafız Esad heykelinin yıkılışını sosyal medya üzerinden paylaştı.
İdlib’de de durum oldukça hareketli. 2011’de başlayan iç savaşta çatışmalar 2020’deki ateşkes sonrası büyük ölçüde durma noktasına gelmişken, muhalif güçler kuzeybatıdaki İdlib’i kontrol altında tutuyordu. HTŞ liderliğindeki grupların Halep’e yönelik operasyon başlamasıyla, Rusya ve Suriye orduları İdlib’e hava saldırıları gerçekleştirdi. Beyaz Baretliler, hava saldırılarında en az 25 kişinin hayatını kaybettiğini duyurdu.
Suriye Milli Ordusu (SMO), Tel Rıfat kentine yönelik bir operasyon başlattı. Tel Rıfat, SDG tarafından kontrol ediliyordu. Anadolu Ajansı, SMO’nun “Özgürlük Şafağı” adı verilen operasyon sonunda ilçe merkezinin tamamına hakim olduğunu bildirdi. Gözlemevi, bu operasyon sonucunda Halep’in kuzeyinde 200 bin Suriyeli Kürt’ün Türkiye destekli fraksiyonlar tarafından kuşatıldığını ve bölge ile iletişimin tamamen kesildiğini duyurdu.
Ankara, Astana Süreci kapsamında Rusya ve İran ile diplomatik temaslarını sürdürüyor. Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Suriye’deki gelişmelerin, Şam’ın muhaliflerle ve kendi halkıyla anlaşma yapma ihtiyacını bir kez daha gösterdiğini belirtti. Fidan, yeni bir göç dalgasını tetikleyecek hiçbir eyleme girişmeyeceklerinin altını çizdi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da, Suriye’nin toprak bütünlüğünün korunması gerektiğini belirterek, durumu Suriye halkının meşru talepleri doğrultusunda çözmeyi umut ettiğini ifade etti.
Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad, İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi ile yaptığı görüşmede, yabancı destekli teröristlerle mücadelede müttefiklerin önemini vurguladı. Arakçi, Türkiye ile yapılan görüşmelerin dostane bir atmosferde gerçekleştiğini söylerken, Moskova, İdlib ve Hama’daki terörist saldırılara karşı Suriye hükümetine destek verdiklerini bildirdi. 3 Aralık’ta Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Cumhurbaşkanı Erdoğan ile telefon görüşmesi gerçekleştirdi ve radikal grupların Suriye devletine yönelik terör saldırılarına son verilmesi gerektiğini vurguladı. İran Dışişleri Bakanı Arakçi, Suriye ordusunun isyancılarla başa çıkma gücünde olduğuna dair açıklamalarda bulunarak, gereken desteği sağlamaya devam edeceklerini belirtti. Reuters ayrıca, Hizbullah kaynaklarının Suriye’ye destek göndermeye hazır olmadığını kaydetti. ABD, Fransa, Almanya ve İngiltere ise tüm taraflara gerilimi azaltma çağrısında bulundu.