Dünyanın en fazla tüküren milletleri belirlendi! Peki, birinci sırada kim var?
Birçok ülke, temiz sokaklar ve kaldırımlar sağlamak amacıyla yere tükürme alışkanlığına karşı tedbirlerini artırmaya başladı. Özellikle Avrupa’da bu konuda ciddi adımlar atılırken, dünyanın farklı bölgelerinde benzer uygulamalar gözlemleniyor. Sözcü’nün haberine göre; Çin ve Hindistan, yere tükürmenin en yaygın olduğu ülkeler arasında öne çıkıyor. Ancak bu alışkanlığı değiştirmeye yönelik her iki ülkede de farkındalık kampanyaları ve cezalar uygulanmaya başlanmış durumda. Singapur, bu konuda en sert yasaları olan ülkelerden biri. Burada sokağa tükürmenin cezası 1000 ABD Doları olarak belirlenmiş. Ayrıca, sakız çiğneyip yere atanlar için ceza miktarı 100 bin dolara kadar çıkabiliyor. Avrupa’da ise İspanya’nın Barselona kenti, yere tükürme cezasında rekorduruyor. Burada yere tüküren bir kişi, 3000 Euro gibi yüksek bir para cezasıyla karşılaşabiliyor. İsviçre, temizliğiyle bilinen ülkeler arasında yer alarak cezaları artırmış durumda. Cenevre’de yere tükürmenin cezası 100 Frank iken, Zürih’te bu rakam 200 Frank’a kadar yükselebiliyor. Almanya’da yere tükürme cezaları ise şehirden şehre farklılık gösteriyor. Örneğin, Brandenburg’da bu ceza 20 Euro iken, Köln’de 30 ile 60 Euro arasında değişebiliyor. Almanya genelinde yere tükürmek, Kabahatler Kanunu’na aykırı bir hareket olarak değerlendirilmekte ve bu kişi para cezasına çarptırılmaktadır. İtalya da bu konuda sıkı yaptırımlar uygulayan ülkelerden biri. Ülkenin bazı bölgelerinde yere tükürmenin cezası 500 Euro’ya kadar çıkabiliyor. Avusturya’da da benzer şekilde yere tükürmek kabahat sayılıyor ve bu nedenle ceza uygulanıyor. Türkiye’de ise kamusal alanlarda ve toplu taşıma araçlarında yere tükürenlere Kabahatler Kanunu çerçevesinde para cezası verilmektedir. Çinliler ve Hintliler, bu alışkanlıkta lider konumdayken, dünya genelinde bu davranışa karşı olan mücadele her geçen gün artmaktadır. Temiz ve sağlıklı bir çevre için yere tükürme alışkanlığının terk edilmesi gerektiği konusunda farkındalık yaratma çabaları sürüyor. Bu gayretler, hem bireylerin hem de toplulukların daha bilinçli hareket etmesine yardımcı oluyor.