Türkiye Cumhuriyeti tarihinin öncü kurumlarından biri olan İzmir Kız Lisesi, 100. yılını derin bir saygıyla kutluyor. Bu saygı, ülkenin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ün ve yeni kurulan ülkede kadının statüsünün ve toplumsal ilerlemenin ilerletilmesinde önemli bir rol oynayan sayısız başarılı mezun tarafından yapılan iki ziyarete atfedilmektedir.
Atatürk’ün eğitime olan bitmez tükenmez bağlılığının ortasında, altı yüzyıllık Osmanlı yönetiminden sonra yeni kurulan Türkiye Cumhuriyeti’nde kadınların topluma katılımını seçkin meslekler ve rollerle yükseltmek en büyük öncelikti.
29 Ekim 1923’te Cumhuriyetin ilanı, geleneksel Osmanlı medreselerinin aksine, modern ve uluslararası kabul görmüş disiplinleri öne çıkaran birçok okul ve üniversitenin kurulmasıyla da sonuçlandı.
Sadece iki kız lisesinin kurulduğu dönemde, bunlardan biri olan İzmir Kız Lisesi, “Başöğretmen” Atatürk tarafından iki kez ziyaret edildi.
Okulun ilk mezunlarını verdiği ve büyük önderi ağırladığı 1925 yılında sadece üç mezun vardı.
Bununla birlikte, kızların eğitiminin kararlı bir savunucusu olan Atatürk, bu mütevazı sayıyı, filizlenen eğitim coşkusunun habercisi olarak algıladı.
Atatürk, o zamanlar bugünkü Alsancak semtindeki bir konakta bulunan okulun ziyaretçi defterinde, “İzmir Kız Lisesi’ni ziyaretimden çok memnun oldum. Okul müdürü ve erkek öğretmenlerin ciddi ve iyi niyetli çabaları göze çarpıyor” diye yazıyordu. Hem saygıyı hem de hayranlığı hak eden Mustafa Kemal Atatürk, 14 Ekim 1925.”
Atatürk’ün ikinci ziyareti, okulun kalıcı mirasının bir kanıtı olarak günümüze kadar ayakta kalan çağdaş binasında gerçekleşti.
Anılara göre Atatürk derslere giriyor, öğrencilerle sohbet ediyor, derste Fransızca konuşuyor, edebiyat dersinde metinler okuyor, geometri dersinde sorular soruyor, sanat etkinliklerine katılıyor ve fen laboratuarlarını geziyordu. O dönemde öğrenci olan pek çok kişi anılarında, Başöğretmen Atatürk’ün derslere girdiği günü asla unutamayacaklarını yazmıştı.
Atatürk, günün sonunda kendisine ikinci kez sunulan hatıra defterine şunları yazdı: “Özellikle İzmir Kız Lisesi’nde şahit olduğum disiplinden, eğitim ve öğretimdeki büyük özen ve heyecandan çok memnunum. Bilgi edinme ve milli eğitim.Eğitimcilere teşekkür ediyorum.Mustafa Kemal Atatürk, 1 Şubat 1931.”
Okulun şu anki müdürü ve 1993 mezunu Suna Yoldaş Özdemirçelik, okulun seçkin bir neslin ve Türkiye’nin gidişatında derin etkisi olan öncü kadınların yetiştirilmesindeki rolünü vurguladı.
“Mesela Manisa’dan İzmir’e okumaya gönderilen bir ailenin kızı olan İlhan Ayverdi, bir edebiyat vakfının kurucusu oldu. Hukuk Fakültesinin ilk kadın akademisyenlerinden Nermin Abadan Unat buradan mezun oldu.”
Okulun, Türkiye’nin kalkınmasını şekillendirmedeki rolünün bilincinde olarak, inisiyatif alarak ve eğitime yaptığı katkılarla çok sayıda etkili ve öncü kadına örnek teşkil ederek cumhuriyetin 100. yılını gururla kutladığını belirtti.