Başlık: AB’den Türk Devletleri’ne ‘KKTC’ye Tepki’
Kaynak: Getty Images
Yazar: Yusuf Özkan
Kuruluş: BBC Türkçe
Twitter: @ozkanyusuf
Yer: Lahey
Tarih: 8 Kasım 2024, 03:46 +03
Türk Devletleri Teşkilatı’nın (OTS) Kırgızistan’da gerçekleştirdiği zirveye Kuzey Kıbrıs’ın “gözlemci” olarak davet edilmesi, Avrupa Birliği’nde (AB) rahatsızlık yarattı. AB üyesi olan Kıbrıs Rum Yönetimi bu davete karşı çıktı ve Brüksel de sessiz kalmadı. AB Dış Politika Yüksek Temsilcisi Josep Borrell, daveti sert bir dille eleştirerek, bunun “Kıbrıslı Türk ayrılıkçı yapılanmasını meşrulaştırma çabası” olduğunu ifade etti. 7 Kasım’da yaptığı yazılı açıklamada Borrell, “Avrupa Birliği, OTS’nin Kıbrıslı Türk ayrılıkçı varlığını, uluslararası alanda tanınmayan sahte ‘Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ne, dün Bişkek’te gerçekleşen zirve dahil, gözlemci statüsü vererek meşrulaştırma yönündeki tekrar eden girişimlerini reddediyor” dedi. Bu girişimlerin “üzücü” ve “Birleşmiş Milletler (BM) Şartı’na göre Kıbrıs’ın toprak bütünlüğü ilkesine aykırı” olduğunu vurgulayan Borrell, AB’nin yalnızca Kıbrıs Cumhuriyeti’ni tanıdığını yineledi.
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti yalnızca Türkiye tarafından tanınmaktadır. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın katılımıyla başkent Bişkek’te gerçekleşen Türk Devletleri Teşkilatı’nın 11. zirvesinde, Macaristan Başbakanı Viktor Orban’ın yanı sıra “KKTC Cumhurbaşkanı” unvanıyla Ersin Tatar da gözlemci olarak yer aldı. Tatar ve Orban, Temmuz ayında Azerbaycan’da yapılan Türk Devletleri Liderleri Zirvesi’ne de gözlemci olarak davet edilmişti.
Kıbrıs Rum Yönetimi’nden Tepki
Uluslararası alanda adanın hukuki temsilcisi olan AB üyesi Kıbrıs Cumhuriyeti, Türkiye’nin OTS’yi sahte devlet KKTC’yi destekleme aracı olarak kullandığını savunuyor. AB Dönem Başkanı Macaristan’ın başbakanı Orban ve Ersin Tatar’ın OTS zirvesine davet edilmesini “ciddi bir eksen kayması” olarak değerlendiren Rum yönetimi, yaşadığı “hayal kırıklığı ve hoşnutsuzluğu” AB yönetimine bildirdi ve bu konuda gerekli önlemlerin alınmasını talep etti.
Kuzey Kıbrıs lideri Ersin Tatar ise Rumların tepkisini eleştirerek, zirvede “KKTC’yi temsil etmekten gurur duyduğunu” ifade etti. Tatar, Kıbrıs sorununun çözümüne yönelik Türk tezlerinin diğer liderlere aktarılması açısından bu davetin önemli olduğunu belirtti. Temmuz ayında Azerbaycan’daki zirve sonrası Rum Yönetimi’nden gelen tepkileri anımsatan Tatar, “61 yıldır Kıbrıslı Türkleri ezmek amacıyla her türlü baskı politikasını sürdüren Güney Kıbrıs, bizim nefes almamız bile karşı çıkacak” diye konuştu. Tatar’a göre Rumlar, Türkleri “tecrit aracılığıyla boyun eğdirmeye” çalışıyor.
AB yönetimi, Orban’ın Türk liderlerinin zirvesine katılmasından rahatsızlık duymakta. AB, üye ülkelerin “bağımsız diplomatik girişimlerinin” birliğin dış politikasına aykırı olduğunu düşünüyor. Bu nedenle, Orban’ın Macaristan ve AB dış politikaları arasında bir ayrım yapması isteniyor. Josep Borrel, Orban’ın 5-6 Temmuz tarihlerinde Şuşa’da gerçekleştirilen OTS Zirvesi’ne katılması sonrası, Macaristan Başbakanı’nın AB adına dış temsil yetkisinin bulunmadığını belirterek, Orban’ın toplantıya ülkesini temsilen katıldığını açıklamıştır. Borrel, Avrupa Komisyonu’nun OTS ile ilişkilerini ilerletmek için Orban’a herhangi bir yetki vermediğinin altını çizdi.