MEB’den açıklama: 81 ilde uygulama başlıyor! Artık okullarda Kızılay öğretmenleri de olacak.
Türk Kızılay Genel Başkanı Prof. Dr. Fatma Meriç Yılmaz, Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) ile birlikte yürütülen özel projeyi duyurdu. Bu proje, milyonlarca öğrenci ve veliyi doğrudan etkiliyor. MEB, bu projelerin bundan sonra 81 ilde geçerli olacağını bildirdi. Yılmaz, “Kızılay Kolu” projesi çerçevesinde, her ilçede bir “Kızılay öğretmeni” ve illerde bir “koordinatör öğretmen” yer alacağını belirtti.
Türk Kızılay’ın kan bağışı etkinlikleri, deprem ve afetlere hazırlık ile sağlıklı yaşam konularında farkındalık oluşturduğunu vurgulayan Yılmaz, “Kızılay denilince akla iyilik gelsin, çünkü Kızılay bir kurumdan öte bir gönüllülük hareketidir ve bu hareketin temel taşı iyilik olmalıdır.” dedi. Yılmaz, MEB ile okullarda Kızılay Kolu’nun yaygınlaştırılmasına yönelik olarak yürütülen pilot projeyi hatırlatarak, “Bu yıl MEB ile gerçekleştirdiğimiz protokolle çalışmalarımızın sona geldiği aşamasına ulaştık. Bu projelerle her ilçede bir ‘Kızılay öğretmeni’ ve illerde de bir ‘koordinatör öğretmen’ olacak.” ifadelerini kullandı. Kendi çocukluğundan örnek veren Yılmaz, “Ben de küçükken Kızılay Kolu’ndaydım ve o zaman Kızılay’ın önemini çok iyi anlıyorduk. Bizim bir ecza dolabımız vardı ve onun anahtarı Kızılay Kolu’na verilirdi. Kızılay Kolu benim doktor olmamda önemli bir rol oynadı.” dedi. Bu tür etkinliklerin, çocukların birbirine ayrışmasını değil, bir araya gelmesini sağlayacağını vurgulayan Yılmaz, “İyilik, yardımlaşma ve dayanışma temelinde bir kültür gelişimini gelecek nesillere taşımayı hedefliyoruz. Kızılay kollarının büyük tanıtımını bu yıl Kızılay Haftası sırasında gerçekleştireceğiz.”
“TÜRK KIZILAYINA SAHİP ÇIKALIM”
Türk Kızılay’ın bağışçılar aracılığıyla yardım ihtiyaçlarını gerçek ihtiyaç sahiplerine ulaştırma amacı güden gönüllü bir topluluk olduğunu yeniden hatırlatan Yılmaz, “Türk milleti olarak güç birliği yaparız. Deprem bölgemize de yeterince yardım sağlayabiliriz. Kızılay’ı bir kuruluş olarak değil, bir iyilik ve gönüllülük hareketi olarak görmek ve destek vermek gerekmektedir. Çünkü çocuklarımızın el ele tutuşmasının temel kaynağı olmaya devam edecek.” dedi.