Medya Notu
  • Gündem
  • Siyaset
  • Medya
  • Ekonomi
  • Dünya
  • Teknoloji
Sonuç Yok
View All Result
TWITTER
Medya Notu
  • Gündem
  • Siyaset
  • Medya
  • Ekonomi
  • Dünya
  • Teknoloji
Sonuç Yok
View All Result
Medya Notu
Sonuç Yok
View All Result

AB’nin ruhunun erozyonu

AB’nin ruhunun erozyonu
Share on FacebookShare on Twitter

Bunu da beğenebilirsin

Davutoğlu: İmamoğlu’nun tutuklanması bir siyasi mühendislik

Davutoğlu’ndan çok konuşulan İmamoğlu çıkışı

Davutoğlu: Madem öyle Gazze Türkiye’ye bağlansın

Modern Avrupa Birliği’nin temel taşı İkinci Dünya Savaşı’nın yarattığı yıkımdan sonra atıldı. Aslında AB’nin öncül üçlü topluluklarının oluşturulmasıyla bu tür bir yıkımın tekrar yaşanmasının önlenmesi amaçlanmıştı. AB’nin yapısı Avrupa devletlerinin uluslarüstü bir sistem yaratma çabalarından doğmuştur.

Soğuk Savaş döneminde Doğu Kutbu’ndaki Avrupa ülkeleri ile ABD arasında güçlü ekonomik ve güvenlik ilişkileri kuruldu. İnsan hakları ve demokratik değerlerin desteklenmesi AB’nin geliştirdiği en önemli değerler olmuştur. AB ve NATO’nun kuruluşu, İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra Sovyetler Birliği ve Doğu Bloku’na karşı önem kazandı.

Doğu Bloku 1989’da Berlin Duvarı’nın yıkılmasıyla parçalanırken, Sovyet sonrası alanların çoğunluğu Batı değerlerini benimsedi ve sistemle bütünleşmiş kaldı. Savaştan bu yana geçen yaklaşık seksen yıl boyunca, NATO’nun güvenlik üyeleri ile Avrupalı ​​meslektaşları arasındaki siyasi, hukuki ve ekonomik konulardaki ittifak, İsrail’in Gazze’deki eylemleriyle ilgili son gelişmelere kadar liberal demokrasi ilkelerine bağlı kaldı.

Ukrayna ve insan haklarına destek

Ancak süreç İsrail Gazze’ye saldırmadan önce başladı. 2014’teki Ukrayna krizinin ardından, Avrupa ülkeleri uzun süredir devam eden kırılganlıklarının fazlasıyla farkına vardılar. Yeni bir savunma yaklaşımı talebi, kolektif güvenlik içerisinde kimlik temelli bir bakış açısını da içeriyor. NATO’nun 2000’den sonra Rusya’ya doğru genişlemesi geçmiş travmaları yeniden canlandırdı. Ukrayna bu genişlemenin son aşaması oldu ve eski Doğu Bloku ülkeleri üye oldu. Kırmızı çizgi yaklaşımı Rusya ve Ukrayna bağlamında uygulamaya konulmuştur. Ancak 2007’den sonra NATO ve AB’nin Ukrayna ve Gürcistan’a yeni üye olarak genişleme politikası Rusya’nın dış politikasını değiştirdi. Nitekim 2014’ten sonra mevcut sistem, iki ayrı yapının varlığından da anlaşılacağı üzere bir bölünme sergilemektedir.

Şubat 2022’de önemli bir olay yaşandı. Avrupa’nın Ukrayna’ya askeri desteği ve Rusya’nın 2022’de Ukrayna’ya karşı başlattığı “özel askeri operasyona” yönelik yaptırımları da bu bağlamda değerlendirmek gerekiyor. Güvenlik durumuna ilişkin Avrupa’da, Rusya ile Ukrayna arasında devam eden çatışmanın Avrupa ana karasına kadar uzanabileceği yönünde bir algı var. Putin’in konuşmasında Rusya’nın Avrupa’da eşit ve bölünmez güvenlik ilkeleri konusunda NATO ülkeleriyle anlaşmaya varmaya çalıştığını ancak sonucun beklenmediğini vurgulamak gerekiyor. Bu gelişmeler üzerine AB ve ABD hızla Rusya’ya yaptırım uygulamaya başladı. Yaptırımlar, Rusya ekonomisini zayıflatmayı, onu kritik teknolojilerden ve pazarlardan mahrum bırakmayı ve savaş yapma kabiliyetini önemli ölçüde sınırlamayı amaçlıyordu.

Eldeki temel endişe AB’de zarar gören sivillerin sayısıdır. Konuya iki kutuplu ya da Soğuk Savaş perspektifinden yaklaşmak yerine insanların düşüncelerimizin ön saflarında yer alması gerekiyor. Devam eden çatışmanın can almaya devam etmesi son derece endişe vericidir ve üzerinde düşünülmesi gereken bir durumdur.

Aynı şekilde Ukrayna’ya verilen destek konusunda da ABD’nin Ukrayna’ya sağladığı askeri yardım Eylül 2023 itibarıyla 45 milyar dolara ulaşmış olup, AB’nin askeri ve ekonomik desteği de oldukça ciddidir. Askeri desteğin Avrupa ülkelerini olumsuz etkileyebileceği bildirildi. Örneğin İngiltere 2022’de savunma harcamalarına 68,5 milyar dolar ayırdı. Ancak Ukrayna’ya verdiği askeri destek ve yardımlar nedeniyle şu anda 150 tanka ve bir düzine işlevsel uzun menzilli topçu silahına sahip.

Öte yandan Fransa’nın elinde 90’ın altında ağır top silahı bulunuyor. Avrupalı ​​ve Batılı ülkeler devam eden savaşın her alanında Ukrayna’ya sarsılmaz bir destek sağlıyor ve bu da bölgede barış ve istikrarı teşvik etme konusundaki ortak kararlılıklarını gösteriyor.

Gazze ve insan hayatı ne durumda?

Jeopolitik açıdan bakıldığında, ABD ile geleneksel müttefikleri arasındaki ilişki liberal yaklaşımlara ve insan haklarına dayanıyordu. Ancak gelinen noktada İsrail’in Gazze’deki eylemleri özellikle düşündürücü ve benzeri görülmemiş niteliktedir. ABD ve AB ortak değerleri paylaşıyor ve ortak tehditlere karşı ortak bir yaklaşım sergiliyorken, bu endişe Gazze’de ne ölçüde geçerli?

Filistin yanlısı aktivistler, Gazze'deki Filistinli nüfusun yok edilmesine son verilmesi talebiyle Roma'daki Avrupa Parlamentosu binasını işgal etti, Roma, İtalya, 10 Kasım 2023. (Getty Images Fotoğrafı)
Filistin yanlısı aktivistler, Gazze’deki Filistinli nüfusun yok edilmesine son verilmesi talebiyle Roma’daki Avrupa Parlamentosu binasını işgal etti, Roma, İtalya, 10 Kasım 2023. (Getty Images Fotoğrafı)

Peki Ekim 2023’teki Hamas saldırıları sorulduğunda “meşru müdafaa” hakkı ve İsrail’in kendisini koruması gerektiği yönündeki söylemler, son günlerde yaşanan sivil kayıpları gerçeğiyle ne kadar tutarlı? İsrail’in Gazze’ye başlattığı operasyonda hayatını kaybeden sivil Gazzelilerin sayısı 20 bini aştı, bunların yaklaşık 8 bini masum çocuk.

AB’nin son dönemdeki iletişiminde Soğuk Savaş döneminde çok önem verilen insan hakları, demokrasi ve bireysel yaşam gibi değerlerden uzaklaşmış görünüyor. Ancak tonda gözle görülür bir değişiklik oldu. Ekim ayında, AB’nin Dışişleri ve Güvenlik Politikasından Sorumlu Yüksek Temsilcisi Josep Borrell, İsrail-Filistin çatışmasının insani bedelini kabul etti ve sivillerin hayatını kaybettiği ve gelecekte ortaya çıkabilecek ciddi sonuçların göz ardı edilmemesi konusunda uyarıda bulundu.

Öte yandan Soğuk Savaş döneminde AB ile ABD arasındaki ilişkiler daha insan merkezli bir yaklaşıma doğru kaymıştır. Bu, retorikte bir değişikliğe işaret etse de Borrell’in X hakkındaki son paylaşımının, AB’nin parçalanmayı önlemek için birliğe öncelik vermesi gerektiğini vurguladığını belirtmekte fayda var. Borell, mevcut konjonktürel gelişmeler göz önüne alındığında Putin’in Ukrayna’daki savaşı kazanmasının engellenmesinin ve Gazze’deki trajediye son verilmesinin önemini vurguladı. Bu açıklamalar Gazze’deki çatışmanın çözümünde ve AB projesinin olası zararlardan korunmasında büyük önem taşıyor.

Ancak AB’nin Gazze’ye de Ukrayna’dakiyle aynı hızda uluslararası yaptırımlar uygulamasını gerektirmez mi? Yoksa AB değerleri çerçevesinde siyasi bir yaklaşımla yaklaşık 77 gün boyunca sivil ölümlerinin önüne geçilemez miydi?

Bugün Gazze’de masum çocukların katledilmesiyle, İkinci Dünya Savaşı’ndaki yıkıma benzer bir süreç yaşanmakta ve AB ruhunun öldüğü varsayımına yol açmaktadır.

Paylaş30Tweet19

Sizin için tavsiye edilen

Davutoğlu: İmamoğlu’nun tutuklanması bir siyasi mühendislik

Yazar admin
Mart 23, 2025
0
Davutoğlu açık açık uyardı: Devlet içinde ciddi bir tehlike seziyorum

Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun yolsuzluk soruşturması kapsamında tutuklanmasına sert tepki gösterdi. 23 Mart 2025’te sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada,...

Devamını Oku..

Davutoğlu’ndan çok konuşulan İmamoğlu çıkışı

Yazar admin
Mart 20, 2025
0
Davutoğlu’ndan çok konuşulan İmamoğlu çıkışı

İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun diploması, İstanbul Üniversitesi tarafından iptal edildi. 18 Mart 2025’te alınan bu karar, siyaset dünyasında yankı uyandırdı. Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet...

Devamını Oku..

Davutoğlu: Madem öyle Gazze Türkiye’ye bağlansın

Yazar admin
Şubat 12, 2025
0
Davutoğlu: Madem öyle Gazze Türkiye’ye bağlansın

Türkiye Büyük Millet Meclisinde (TBMM) bugün düzenlenen toplantı, Gazze Şeridi’nin geleceğine dair çarpıcı bir öneriye sahne oldu. Gelecek Partisi Genel Başkanı ve eski Başbakan Ahmet Davutoğlu, Gazze'nin Filistin...

Devamını Oku..

Davutoğlu: Bahçeli’nin kararının arkasındayım

Yazar admin
Ocak 3, 2025
0
Davutoğlu: AK Parti seçimleri korku politikasıyla kazandı

Davutoğlu, MHP lideri Devlet Bahçeli'nin açıklamalarını değerlendirerek, Öcalan konusundaki süreçlerin dikkatle ele alınması gerektiğini belirtti. "Bahçeli’nin açıklamaları stratejikse desteklerim, taktikse karşı çıkarım," dedi. ## Son Dakika: Ahmet Davutoğlu...

Devamını Oku..

Nedim Yamalı Gelecek Partisi’nden neden ayrıldı? İşte bu sabah imza atacağı yeni partisi

Yazar admin
Aralık 25, 2024
0
Nedim Yamalı AK Parti’ye Geçiş İddialarına Yanıt Verdi: Geçersek Ahmet Davutoğlu ile Birlikte Geçeriz

Nedim Yamalı, Gelecek Partisi'nden 24 Aralık 2024 tarihinde istifa etti ve AK Parti'ye geçiş beklentileri gündeme geldi. İstifasının ardından yaptığı açıklamada, "Kuruluşundan bu yana görev aldığım Gelecek Partisi...

Devamını Oku..
Sonraki Haber
İran’daki terör saldırısı Ortadoğu’daki güvenlik krizini derinleştiriyor

İran'daki terör saldırısı Ortadoğu'daki güvenlik krizini derinleştiriyor

Bir yanıt yazın Yanıtı iptal et

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Uşak haber
[email protected]
Sonuç Yok
View All Result
  • Siyaset
  • Gündem
  • En Çok Okunan Haberler
  • Teknoloji
  • Medya
  • Ekonomi

https://twitter.com/medyanotu