Türkiye’nin Bursa ve Balıkesir illerinde bulunan Oylat Mağaraları ve Avcılar Mağaraları, sarkıt ve dikitleriyle Güney Marmara bölgesindeki yer altı jeolojik oluşumlarının en güzel örneklerini sergiliyor.
Bursa’nın köftesiyle de ünlü İnegöl ilçesinde yer alan Oylat Mağarası, fay hatları boyunca yaklaşık 3 milyon yılda oluşan birbirine bağlı iki kattan oluşuyor.
Kanyonun yamacında asılı kalan 720 metre uzunluğundaki mağara, yatay yönelimi ve tamamlanmış fosil oluşumuyla, özellikle 7 ila 8 metre uzunluğundaki sarkıt ve dikitleriyle dikkat çekiyor.
Yılda 300.000’e yakın ziyaretçiyi ağırlayan mağara, genel olarak kıvrımlı bir profile sahip olup, girişinden büyük çöküntü salonuna kadar dar galerilere sahiptir.
İnegöl Belediye Başkanı Alper Taban, AA muhabirine yaptığı açıklamada, mağaranın Oylat Kaplıcaları ve Oylat Şelalesi’nin de bulunduğu bölgede yer aldığını ve bölge turizmine önemli katkı sağladığını kaydetti.
93 metre yüksekliğe sahip mağarada sıcaklığın yıl boyunca 18 santigrat dereceyi koruduğunu belirten Taban, şöyle devam etti: Bir rivayete göre mağaranın çok daha uzun olduğu ve mağaranın daha uzun olabileceği söylenmektedir. Bursa’ya uzanıyoruz.
“O dönemin valiliğinin yaptığı çalışmalarla keşfedildi. Özellikle bölgeye gelen ziyaretçilerin burayı görmesini istiyoruz. Deniz seviyesinden yaklaşık 750 metre yükseklikte, ormanın içine gizlenmiş bir hazine gibi. Oylat Mağaramız Her geçen yıl artan bir ziyaretçi trafiği var. Mağara girişinin bulunduğu bölgedeki seyir terası projemizin bölgeye değer katacağına inanıyoruz” diye konuştu.
Oylat Mağarası Müdürü Sıtkı Milli ise yüzde 85 nem oranına sahip mağarayı astım ve bronşit hastalarının sıklıkla ziyaret ettiğini belirtti.
Mesleğinin dekoratör olduğunu vurgulayan Milli, şunları söyledi: “Ben böyle oluşumlar görmedim; kendiliğinden oluşan katmanlı su havuzları var. İçerisinde galvanizli saclardan yapılmış merdivenlerden oluşan bir rotamız var. Kireçtaşının oluşturduğu harika bir yer. milyonlarca yıl.”
Ailesiyle birlikte mağarayı ziyaret eden 12 yaşındaki Mehmet Efe Şentürk, buraya gelmeden önce araştırma yaptığını ifade etti.
En çok sarkıt ve dikitlere hayran kaldığını kaydeden Şentürk, “Bu oluşumların 1 santimetresinin oluşması 16 yıl sürüyor. Benim için çok şaşırtıcıydı. Genellikle toplamda 500 basamak var hem yukarı hem aşağı, toplamda bin adım atıyorum. 1,5 kilometre (yaklaşık 1 mil) ama beni çok yormadı. Doğrusunu söylemek gerekirse kolay oldu.”
Balıkesir’in Edremit ilçesine bağlı Kızılçukur mevkiinde kireçtaşından oluşan Avcılar Mağarası, 2012 yılında bölge sakini Mehmet Altay’ın bunu Balıkesir Üniversitesi Coğrafya Bölümü öğretim üyesi Abdullah Soykan’a bildirmesiyle keşfedildi.
Kuzey Ege’nin önemli turizm destinasyonu Altınoluk’tan profesyonel ekiplerin ulaşımına açılan mağara, 22,5 metre derinliğinde ve 145 metre uzunluğunda olup sarkıt, dikit ve damlataş sütunlarından oluşmaktadır.
11 yıl önce yaptıkları çalışma sırasında mağaranın dikey olarak geliştiğini fark ettiklerini belirten Soykan, Avcılar Mağarası’nın yarı dik, yarı yatay bir mağara olduğunu ve sözde etkinliğini yitirmiş fosil bir mağaraya dönüştüğünü söyledi. Vadoz bölgesi” (doymamış bölge), mağaranın yükselen dağlara uyum sağlamasıdır.
“Dağlar yükseldikçe mağara yüksek kaldı ama önce dikey, sonra yatay ve tekrar dikey olmak üzere üç bölümden oluşuyor. Aslında bölgedeki kireç taşları daha geniş olsaydı burada çok daha büyük bir mağara oluşabilirdi. ” açıkladı.
Mağaranın konumunun önemine vurgu yapan Soykan, Kaz Dağları’nda güneye bakan Edremit-Altınoluk koridorunun Türkiye’nin en önemli turizm destinasyonlarından biri olduğunu anlattı.
Avcılar’ın bölgedeki turizm potansiyeli olan tek mağara olduğunu belirten Soykan, “Peyzaj düzenlemesi ile turizm noktası haline getirilmesi gerekiyor. İçerisinde birbirinden güzel sarkıt, dikit, damlataş sütunları, duvar damlataşlarıyla çok özel bir mağara.”
Soykan, “Buranın gaz ölçümleri de yapıldı. Hidrojen sülfür, metan, karbon monoksit gibi zararlı gazlar normal seviyelerde. Sadece nem oranı dışarıya göre biraz yüksek.”
Mağaranın içindeki sıcaklığın yıl boyunca 13 ila 14 santigrat derece arasında olduğunu söyleyerek sözlerini tamamladı.
Türkiye’nin Bursa ve Balıkesir illerinde bulunan Oylat Mağaraları ve Avcılar Mağaraları, sarkıt ve dikitleriyle Güney Marmara bölgesindeki yer altı jeolojik oluşumlarının en güzel örneklerini sergiliyor.
Bursa’nın köftesiyle de ünlü İnegöl ilçesinde yer alan Oylat Mağarası, fay hatları boyunca yaklaşık 3 milyon yılda oluşan birbirine bağlı iki kattan oluşuyor.
Kanyonun yamacında asılı kalan 720 metre uzunluğundaki mağara, yatay yönelimi ve tamamlanmış fosil oluşumuyla, özellikle 7 ila 8 metre uzunluğundaki sarkıt ve dikitleriyle dikkat çekiyor.
Yılda 300.000’e yakın ziyaretçiyi ağırlayan mağara, genel olarak kıvrımlı bir profile sahip olup, girişinden büyük çöküntü salonuna kadar dar galerilere sahiptir.
İnegöl Belediye Başkanı Alper Taban, AA muhabirine yaptığı açıklamada, mağaranın Oylat Kaplıcaları ve Oylat Şelalesi’nin de bulunduğu bölgede yer aldığını ve bölge turizmine önemli katkı sağladığını kaydetti.
93 metre yüksekliğe sahip mağarada sıcaklığın yıl boyunca 18 santigrat dereceyi koruduğunu belirten Taban, şöyle devam etti: Bir rivayete göre mağaranın çok daha uzun olduğu ve mağaranın daha uzun olabileceği söylenmektedir. Bursa’ya uzanıyoruz.
“O dönemin valiliğinin yaptığı çalışmalarla keşfedildi. Özellikle bölgeye gelen ziyaretçilerin burayı görmesini istiyoruz. Deniz seviyesinden yaklaşık 750 metre yükseklikte, ormanın içine gizlenmiş bir hazine gibi. Oylat Mağaramız Her geçen yıl artan bir ziyaretçi trafiği var. Mağara girişinin bulunduğu bölgedeki seyir terası projemizin bölgeye değer katacağına inanıyoruz” diye konuştu.
Oylat Mağarası Müdürü Sıtkı Milli ise yüzde 85 nem oranına sahip mağarayı astım ve bronşit hastalarının sıklıkla ziyaret ettiğini belirtti.
Mesleğinin dekoratör olduğunu vurgulayan Milli, şunları söyledi: “Ben böyle oluşumlar görmedim; kendiliğinden oluşan katmanlı su havuzları var. İçerisinde galvanizli saclardan yapılmış merdivenlerden oluşan bir rotamız var. Kireçtaşının oluşturduğu harika bir yer. milyonlarca yıl.”
Ailesiyle birlikte mağarayı ziyaret eden 12 yaşındaki Mehmet Efe Şentürk, buraya gelmeden önce araştırma yaptığını ifade etti.
En çok sarkıt ve dikitlere hayran kaldığını kaydeden Şentürk, “Bu oluşumların 1 santimetresinin oluşması 16 yıl sürüyor. Benim için çok şaşırtıcıydı. Genellikle toplamda 500 basamak var hem yukarı hem aşağı, toplamda bin adım atıyorum. 1,5 kilometre (yaklaşık 1 mil) ama beni çok yormadı. Doğrusunu söylemek gerekirse kolay oldu.”
Balıkesir’in Edremit ilçesine bağlı Kızılçukur mevkiinde kireçtaşından oluşan Avcılar Mağarası, 2012 yılında bölge sakini Mehmet Altay’ın bunu Balıkesir Üniversitesi Coğrafya Bölümü öğretim üyesi Abdullah Soykan’a bildirmesiyle keşfedildi.
Kuzey Ege’nin önemli turizm destinasyonu Altınoluk’tan profesyonel ekiplerin ulaşımına açılan mağara, 22,5 metre derinliğinde ve 145 metre uzunluğunda olup sarkıt, dikit ve damlataş sütunlarından oluşmaktadır.
11 yıl önce yaptıkları çalışma sırasında mağaranın dikey olarak geliştiğini fark ettiklerini belirten Soykan, Avcılar Mağarası’nın yarı dik, yarı yatay bir mağara olduğunu ve sözde etkinliğini yitirmiş fosil bir mağaraya dönüştüğünü söyledi. Vadoz bölgesi” (doymamış bölge), mağaranın yükselen dağlara uyum sağlamasıdır.
“Dağlar yükseldikçe mağara yüksek kaldı ama önce dikey, sonra yatay ve tekrar dikey olmak üzere üç bölümden oluşuyor. Aslında bölgedeki kireç taşları daha geniş olsaydı burada çok daha büyük bir mağara oluşabilirdi. ” açıkladı.
Mağaranın konumunun önemine vurgu yapan Soykan, Kaz Dağları’nda güneye bakan Edremit-Altınoluk koridorunun Türkiye’nin en önemli turizm destinasyonlarından biri olduğunu anlattı.
Avcılar’ın bölgedeki turizm potansiyeli olan tek mağara olduğunu belirten Soykan, “Peyzaj düzenlemesi ile turizm noktası haline getirilmesi gerekiyor. İçerisinde birbirinden güzel sarkıt, dikit, damlataş sütunları, duvar damlataşlarıyla çok özel bir mağara.”
Soykan, “Buranın gaz ölçümleri de yapıldı. Hidrojen sülfür, metan, karbon monoksit gibi zararlı gazlar normal seviyelerde. Sadece nem oranı dışarıya göre biraz yüksek.”
Mağaranın içindeki sıcaklığın yıl boyunca 13 ila 14 santigrat derece arasında olduğunu söyleyerek sözlerini tamamladı.