İnsani Yardım Vakfı (İHH), İsrail’in 14 yıl önce Mavi Marmara gemisine düzenlediği saldırıda hayatını kaybedenleri anmak ve Gazze’deki soykırımı protesto etmek amacıyla yürüyüş düzenledi.
Beyazıt Meydanı’nda boyunlarına keffiye takan, “Özgür Filistin” yazılı pankartların yanı sıra Türk ve Filistin bayrakları ve “Filistin özgürleşene kadar” yazılı pankartlar taşıyan yüzlerce kişi toplandı.
Yürüyüş boyunca kalabalık, “Filistin’i nehirden denize özgürleştirin”, “Mavi Marmara namusumuzdur”, “Direnişin adı Mavi Marmara” ve “Katil İsrail, işbirlikçi Amerika” gibi sloganlar attı. 31 Mayıs 2010’da İsrail’in Mavi Marmara gemisine düzenlediği saldırıda hayatını kaybedenler anısına pankartlar taşıdı.
Yürüyüş, Kur’an-ı Kerim’in okunduğu Ayasofya Meydanı’nda sona erdi.
Katılımcılara konuşan Mavi Marmara Özgürlük ve Dayanışma Derneği Başkanı Beheşti İsmail Songür, Mavi Marmara gemisine düzenlenen saldırının üzerinden 14 yıl geçtiğini, saldırıda yakınlarını kaybeden çocuk ve gençlerin sayısının arttığını söyledi. Gazze ablukasını kaldırmak için şimdi yeniden Akdeniz’e açılmaya hazırlanıyorlar.
Songür, Filistin’e yola çıkacak yeni filoya ilişkin ise şunları söyledi: “Birkaç ay önce yeni bir özgürlük filosu için yeni gemiler satın aldık. Gemilerin satın alınması sürecinde onlarca sabotaj girişimiyle karşı karşıya kaldık. İsrail özellikle bunları durdurmaya çalıştı. Gemileri kendi limanlarında bize teknik engeller çıkardılar, usulen engeller oluşturmaya çalıştılar ve en sonunda gemilerimizi Tuzla Limanı’nda bayraklarını indirerek alıkondular.”
Songür, Filistin’deki saldırıların sona ermesi için devletlerin harekete geçmesini beklediklerini de ifade ederek, devletlerin bir şey yapamaması halinde sivil olarak dünyanın her yerinden yelken açmaya hazır olduklarını belirtti.
Fransız aktivist Frank Romano, Mavi Marmara’yı onurlandırarak ve Filistinlilerin davasını sürdürerek yeniden denize açılma arzularını dile getirdi.
İHH Yönetim Kurulu Üyesi ve Genç İHH Başkanı Muhammet Cihat Çelik, Mavi Marmara saldırısını anarak şöyle konuştu: “10 şehit verdik. İsrail o dönem ‘Ben böyle bir şey yaparsam Müslümanlar ölür’ diye düşündü. Bir daha asla böyle bir şeye cesaret edemeyecekler.’ Ama umdukları gibi olmadı. 14 yıldır ne şehitlerimizi, ne Filistin davasını, ne Gazze’yi, ne de mücadelemizi unutmadık. Mavi Marmara bir uyanıştı, bir dirilişti, bir direnişti ve şimdi de. Biz o nesillerle çalışmaya devam ediyoruz.”
Konuşmaların ardından etkinlik dua ile sona erdi.