Yüksek Öğretim Kurulu (YÖK) bu hafta yaptığı açıklamada, İsrail’in Gazze’deki katliamlarına karşı çıktıkları için işlerini kaybeden Batılı eğitim kurumlarındaki akademisyen ve öğrencilere Türk üniversitelerinin kapılarının açık olduğunu söyledi.
“Yüksek Öğretim Kurulu Başkanı olarak, Gazze’deki katliamlara karşı çıktıkları için işlerini kaybeden Batılı üniversitelerdeki bilim adamlarına ve öğrencilere seslenmek istiyorum: Türk üniversitelerinin kapıları Batılı akademisyen ve bilim adamlarına açıktır. Yükseköğretim Kurulu Başkanı Erol Özvar, Sosyal Bilimler Üniversitesi’nde “Gazze Soykırımı Girişimi: Bir Görgü Tanığının Anlatıları” konulu konferansın açılışında konuşan Yükseköğretim Kurulu Başkanı Erol Özvar, “Bu topraklar, mazlum Batılılara kapılarını her zaman açmıştır” dedi. Ankara (ASBU), İsrail’in Gazze kuşatması sırasında gönüllü olarak doktorluk yapan ve bazı Avrupa ülkelerinde deneyimlerini anlatması engellenen Glasgow Üniversitesi Filistinli rektörü Dr. Ghassan Abu-Sitta tarafından sunuldu.
“15. yüzyılın sonlarında nasıl Avrupa’da zulme uğrayan Yahudilere kapılarımızı açtıysak, tıpkı İkinci Dünya Savaşı arifesinde ve İkinci Dünya Savaşı sırasında Nazi zulmü ve baskısı altındaki bilim adamlarını nasıl ağırladıysak, bugün de sizleri ağırlamaktan büyük mutluluk duyacağız. Önümüzdeki günlerde bu amaçla Yükseköğretim Kurulu’nun internet sitesinde duyuruyla birlikte bir başvuru sayfası düzenleyeceğiz” diye konuştu.
“Avrupa, Kanada ve ABD’deki insani faaliyetleri nedeniyle ihraç edilen üniversite profesörlerinin ve üniversitelerinden ayrılan uluslararası öğrencilerin, transfer veya özel öğrenci de dahil olmak üzere ülkemizde eğitimlerine devam etmelerine izin vereceğiz” dedi. Buradan Batı’da eğitim gören, işini ve öğrenciliğini kaybetmiş uluslararası öğrencilere davetiye çıkarıyor ve onları bu başvuru sürecine davet ediyoruz.”
Özvar, dünyanın dört bir yanındaki üniversite akademisyenleri ve gençlerin Gazze’deki katliamları insanlık vicdanıyla protesto ettiğini söyledi.
Türkiye’deki üniversite idarelerinin, akademisyenlerin ve öğrencilerin de bu protestolara katıldığını ve Gazze’deki soykırımı kınadığını açıklayan şunları söyledi: “Öte yandan, ABD’deki, Batı Avrupa’daki akademisyenlerin ve öğrencilerin bu barışçıl eylemleri karşısında Akademik özgürlüklerin, ifade özgürlüğünün ve demokratik hakların sözde savunucusu Kanada ve Batılı üniversite yönetimleri antidemokratik ve özgürlükleri kısıtlayıcı önlemler alıyor ve üniversite mensupları üzerinde büyük baskı uyguluyor.”
Filistin topraklarının ve burada yaşayan Filistinlilerin geçmişe göre çok zor günler geçirdiğine işaret ederek, tarih boyunca pek çok medeniyete ev sahipliği yapan bölgede gerilimlerin devam ettiğini söyledi.
İsrail’in saldırılarında çoğu kadın ve çocuk olmak üzere 36 binden fazla Filistinlinin öldürüldüğünü vurgulayan Özvar, zorla evlerinden edilen Filistinlilerin sayısının 2 milyonu aştığını kaydetti.
Türkiye’nin Filistin davasını her platformda savunmaya devam ettiğini vurgulayan Erdoğan, uluslararası toplantılarda yaptığı konuşmalarda Türkiye’nin Filistin’e desteğini her zaman dile getirdiğini, İsrail’in Filistin topraklarını işgalinin kanıtlarını muhataplarına sunduğunu ve Türkiye’nin Filistin’e destek vereceğini açıkladığını söyledi. Uluslararası Adalet Divanı’nda (UAD) İsrail’e karşı devam eden soykırım davasına müdahale edin.
YÖK olarak Gazze’den ayrılmak zorunda kalan Filistinli öğrenci ve akademisyenlere üniversitelerin kapılarını açtıklarını anlatan Özvar, “Bugün itibarıyla çok sayıda Filistinli öğrenci üniversitelerimizde eğitimlerine devam ediyor.”
Özvar, Dr. Abu-Sitta’nın İsrail ordusunun Gazze’deki Filistin hastanelerinde işlediği suçlara tanık olduğunu ve gördüklerini Uluslararası Ceza Mahkemesi’ndeki savcılığa İsrail’le ilgili soruşturma kapsamında bildirdiğini söyledi.
Ancak Dr. Abu-Sitta’nın bazı Avrupa ülkelerinde bu konu hakkında konuşması engellendi.
“Bu, ifade özgürlüğünün açık ihlalidir ve birçok Batılı ülkenin çifte standartlarının bir başka örneğidir. Sizin (Dr. Abu-Sitta) ziyaretleriniz Batı’daki çifte standartları turnusol testi gibi ortaya çıkardı. Sizi Türkiye’ye davet ettik. Lütfen şahit olduğunuz, Schengen ülkelerinde izin verilmeyen tüm olayları özgürce ifade edin” dedi.
ASBÜ Rektörü Musa Kazım Arıcan da konferansta Dr. Abu-Sitta’nın Gazze’deki tanıklıklarını aktarmasının önemine vurgu yaparak, “Özgür Filistin’in müjdesini veren bir program olacağını” dile getirdi.
Yüksek Öğretim Kurulu (YÖK) bu hafta yaptığı açıklamada, İsrail’in Gazze’deki katliamlarına karşı çıktıkları için işlerini kaybeden Batılı eğitim kurumlarındaki akademisyen ve öğrencilere Türk üniversitelerinin kapılarının açık olduğunu söyledi.
“Yüksek Öğretim Kurulu Başkanı olarak, Gazze’deki katliamlara karşı çıktıkları için işlerini kaybeden Batılı üniversitelerdeki bilim adamlarına ve öğrencilere seslenmek istiyorum: Türk üniversitelerinin kapıları Batılı akademisyen ve bilim adamlarına açıktır. Yükseköğretim Kurulu Başkanı Erol Özvar, Sosyal Bilimler Üniversitesi’nde “Gazze Soykırımı Girişimi: Bir Görgü Tanığının Anlatıları” konulu konferansın açılışında konuşan Yükseköğretim Kurulu Başkanı Erol Özvar, “Bu topraklar, mazlum Batılılara kapılarını her zaman açmıştır” dedi. Ankara (ASBU), İsrail’in Gazze kuşatması sırasında gönüllü olarak doktorluk yapan ve bazı Avrupa ülkelerinde deneyimlerini anlatması engellenen Glasgow Üniversitesi Filistinli rektörü Dr. Ghassan Abu-Sitta tarafından sunuldu.
“15. yüzyılın sonlarında nasıl Avrupa’da zulme uğrayan Yahudilere kapılarımızı açtıysak, tıpkı İkinci Dünya Savaşı arifesinde ve İkinci Dünya Savaşı sırasında Nazi zulmü ve baskısı altındaki bilim adamlarını nasıl ağırladıysak, bugün de sizleri ağırlamaktan büyük mutluluk duyacağız. Önümüzdeki günlerde bu amaçla Yükseköğretim Kurulu’nun internet sitesinde duyuruyla birlikte bir başvuru sayfası düzenleyeceğiz” diye konuştu.
“Avrupa, Kanada ve ABD’deki insani faaliyetleri nedeniyle ihraç edilen üniversite profesörlerinin ve üniversitelerinden ayrılan uluslararası öğrencilerin, transfer veya özel öğrenci de dahil olmak üzere ülkemizde eğitimlerine devam etmelerine izin vereceğiz” dedi. Buradan Batı’da eğitim gören, işini ve öğrenciliğini kaybetmiş uluslararası öğrencilere davetiye çıkarıyor ve onları bu başvuru sürecine davet ediyoruz.”
Özvar, dünyanın dört bir yanındaki üniversite akademisyenleri ve gençlerin Gazze’deki katliamları insanlık vicdanıyla protesto ettiğini söyledi.
Türkiye’deki üniversite idarelerinin, akademisyenlerin ve öğrencilerin de bu protestolara katıldığını ve Gazze’deki soykırımı kınadığını açıklayan şunları söyledi: “Öte yandan, ABD’deki, Batı Avrupa’daki akademisyenlerin ve öğrencilerin bu barışçıl eylemleri karşısında Akademik özgürlüklerin, ifade özgürlüğünün ve demokratik hakların sözde savunucusu Kanada ve Batılı üniversite yönetimleri antidemokratik ve özgürlükleri kısıtlayıcı önlemler alıyor ve üniversite mensupları üzerinde büyük baskı uyguluyor.”
Filistin topraklarının ve burada yaşayan Filistinlilerin geçmişe göre çok zor günler geçirdiğine işaret ederek, tarih boyunca pek çok medeniyete ev sahipliği yapan bölgede gerilimlerin devam ettiğini söyledi.
İsrail’in saldırılarında çoğu kadın ve çocuk olmak üzere 36 binden fazla Filistinlinin öldürüldüğünü vurgulayan Özvar, zorla evlerinden edilen Filistinlilerin sayısının 2 milyonu aştığını kaydetti.
Türkiye’nin Filistin davasını her platformda savunmaya devam ettiğini vurgulayan Erdoğan, uluslararası toplantılarda yaptığı konuşmalarda Türkiye’nin Filistin’e desteğini her zaman dile getirdiğini, İsrail’in Filistin topraklarını işgalinin kanıtlarını muhataplarına sunduğunu ve Türkiye’nin Filistin’e destek vereceğini açıkladığını söyledi. Uluslararası Adalet Divanı’nda (UAD) İsrail’e karşı devam eden soykırım davasına müdahale edin.
YÖK olarak Gazze’den ayrılmak zorunda kalan Filistinli öğrenci ve akademisyenlere üniversitelerin kapılarını açtıklarını anlatan Özvar, “Bugün itibarıyla çok sayıda Filistinli öğrenci üniversitelerimizde eğitimlerine devam ediyor.”
Özvar, Dr. Abu-Sitta’nın İsrail ordusunun Gazze’deki Filistin hastanelerinde işlediği suçlara tanık olduğunu ve gördüklerini Uluslararası Ceza Mahkemesi’ndeki savcılığa İsrail’le ilgili soruşturma kapsamında bildirdiğini söyledi.
Ancak Dr. Abu-Sitta’nın bazı Avrupa ülkelerinde bu konu hakkında konuşması engellendi.
“Bu, ifade özgürlüğünün açık ihlalidir ve birçok Batılı ülkenin çifte standartlarının bir başka örneğidir. Sizin (Dr. Abu-Sitta) ziyaretleriniz Batı’daki çifte standartları turnusol testi gibi ortaya çıkardı. Sizi Türkiye’ye davet ettik. Lütfen şahit olduğunuz, Schengen ülkelerinde izin verilmeyen tüm olayları özgürce ifade edin” dedi.
ASBÜ Rektörü Musa Kazım Arıcan da konferansta Dr. Abu-Sitta’nın Gazze’deki tanıklıklarını aktarmasının önemine vurgu yaparak, “Özgür Filistin’in müjdesini veren bir program olacağını” dile getirdi.